Gastroözefageal reflü hastalığı (GÖRH), mide asidinin pataolojik olarak mideden yemek borusuna (özefagusa) doğru geri kaçışıdır. Kaçan bu içerik ulaştığı yemek borusu ya da hava ve sindirim yollarında hasara neden olabilir. Bu hasarlar arasında mide fıtığı, tıkayıcı uyku apnesi, mide boşalmasında gecikme, azalan tükürük salgısı, yemek borusundaki asidin temizlenmesinde yetersizlik sayılabilir. Günde yaklaşık olarak 10 defa görülebilen fizyolojik bir durumdur. Hazımsızlık, uzun süreli öksürme, ağza acı, ekşi sular ile kötü kokuların gelmesi, boğazda yanma hissi, ses kısıklığı, kusma, geğirme, diş çürükleri gibi belirtileri vardır.
Gastroözefageal reflü hastasında öncelikle hastanın detaylı anamnezi ve gerekli olan laboratuvar testleri yapılmalıdır. Özofagus pasaj grafisi baryum lokması yutturularak yapılır. Yemek borusu hareketlerini ölçmek için özofagus manometrisi yapılır. 24 saatlik pH-metre monitörizasyonu uygulanır. Endoskopi ile yemek borusu incelenir, gerekli durumlarda biopsi yapılır. Uzman tarafından tüm değerlendirmeler yapıldıktan sonra gastroözefageal reflü hastalığı için uygulanacak yöntem belirlenir. Cerrahi öncesi ve sonrasında bazı vakalarda gerekli görüldüğü takdirde anti-reflü yapılır. Bu süreçte tanı, hastanın rahatlatılması ve tedavinin sonucunun görülmesi için endoskopi yapılır.
Gastroözefageal reflü hastalığı tedavisinde amaç; özofajitin iyileştirilmesi, komplikasyonların önlenmesi, semptomların giderilmesi ve yaşam kalitesinin artırılmasıdır. Zamanında, doğru tedavi yöntemleri kullanıldığı takdirde güzel sonuçlar elde edilmektedir. Bu süreçte tüketilen gıdalara dikkat etmek gerekmektedir. Asit salgısının baskılanması, asidin nötralize edilmesi, mide boşalımı üzerine etkisi olan prokinetik ilaçlar verilir.
Genel olarak bakıldığı zaman gastroözefageal reflü hastalığı, ilaç tedavisinin yanı sıra cerrahi operasyonlardaki başarı oranının %90 civarı olduğu söylenebilir. İlaçla tedavide başarı oranı cerrahi yönteme oranla daha düşüktür. Cerrahi tedavide hastanın daha az ağrı hissetmesi, daha hızlı ayağa kalkması, hızlı iyileşmesi, daha az iz kalması, hastaneden daha kısa sürede çıkması için laparoskopik yöntem tercih edilir. Bu yöntem ile mide girişindeki açıklık kapatılır, funduplikasyon denilen mide fundusunun özofagus etrafına sarılarak sabitlenir. Laparoskopik olarak en fazla nissen funduplikasyon uygulanırken farklı açılardan sarılma yöntemi de uygulanır. Cerrahi yöntemler asit reflüsünü önleyen yemek borusu ve mide arasındaki doğal bariyerleri düzeltir.
Tüm bu süreçler değerlendirildiği zaman doktorun Gastroözefageal reflü hastası için belirleyeceği yöntem çok önemlidir. Süreci en iyi şekilde atlatmak adına atılan adımlar hayati önem taşır. Hastanın yaşam kalitesinin artırılıp daha sağlıklı bir yaşam sürmesi iyi bir cerrah tarafından doğru müdahale ile olacaktır.