Mini Gastrik Bypass

Mini Gastrik Bypass

Mini gastrik bypass diğer adıyla tek anastomoz gastrik bypass bir yandan kısıtlayıcı diğer yandan da emilim azaltıcı özelliği olan çok etkili bir cerrahi operasyondur. Tek bir mide bağırsak bağlantısı oluşturmaktadır. Obezite cerrahisi ameliyatlarında kolay ve kısa sürede yapılan bir ameliyattır. Kısa sürede ve kolay yapılan operasyonun hastanede kalış süresi de kısa olan ameliyattır. Mini gastrik bypass obezite cerrahisi ve demetabolik cerrahi alanında uygulanan bir ameliyat tipidir.

Bariatrik cerrahi iki aşamadan oluşur. Birinci aşamada uzun ve dar mide poşu oluşturulup ince bağırsaklar baştan başlanarak 200. cm’deki ince bağırsak yukarı doğru getirilir. Uzun ve dar mide poşuna bağlanır (vücut kitle indeksi 35’in altında olan tip 2 şeker hastalarında ince bağırsağın 150. cm’i mide poşuna bağlanabilir). Yeni oluşturulan küçük midenin ince bağırsağa bağlantısı yapılarak gıdanın bağırsaklara geçmesi sağlanır. Oluşturulmuş olan küçük mideye yeni yol yapılırken, ince bağırsak başlangıcından ortalama iki metre kadarlık kısmı atlanır. İnce bağırsağın ortasına yakın yerden yeniden mideye bağlantı yapılır. Safra reflüsü oluşumunu engellemek amacıyla mideye gelen ince bağırsak kısmı ek dikişlerle mide poşuna yaklaştırılır. Bu operasyon laparoskopik (kapalı) yöntemle genel anestezi altında 4- 5 adet küçük kesi ile yapılmaktadır. Deliklerle karın içine kamera ve ameliyat için gerekli görülen ameliyat aletleri yerleştirilir. Kullanılan kamera ve gerekli görülen ameliyat aletleri deliklerden geçebilecek şekilde çok küçük ve ince yapıda üretilmiş özel aletlerdir. Midenin üst kısmında uzun 50 cc hacminde küçük bir mide tüpü oluşturulur. Bu kısım dışındaki mide ile bağlantı kesilir. Bu tüp daha sonra ince bağırsağın ilk kısmı olan on iki parmak bağırsağı ile dikilir. Midenin diğer kısmı, ince bağırsağın ilk segmentleri çıkarılmaz fakat gıdanın emiliminde fonksiyon göstermezler.

Mini gastrik bypass doğru teknikle uygulandığı takdirde güçlü ve etkin bir ameliyattır. Risk ve komplikasyonları minimal düzeyde olup kalıcı kilo kaybı sağlayabilir, kişinin yaşam kalitesini yükseltmektedir.

Mini gastrik bypassın süper morbid obez hastalarda çok olumlu sonuçları vardır. Emilim azaltıcı bölüm %60 gibi yüksek miktarda tutulursa, çok daha kompleks ameliyat olan biliopankreatik diversiyonla karşılaştırılabilecek düzeyde sonuçlar sağlayabilir. 

Mini Gastrik Bypass ile mide hacmi küçültülür. Bu küçültülmüş yeni mide ile yemek porsiyonları azalır, açlık hissi azalır, erken doygunluk hissi sağlayarak daha az gıda tüketilmesi sağlanır, emilim kısıtlanır. Böylelikle mini gastrik bypass ameliyatında ince bağırsağın başlangıcındaki 200 cm kadar bölüm gıda geçişinden ayrılır. Ayrı tutulan bu bölümün görevi, sindirim ve emilimi sağlayan safra ve diğer sıvıları taşımak üzerinedir. Gıdalar küçük mideden geçtikten sonra ince bağırsağın ortalarına aktarılırlar. Bu noktada safra ile karşılamaları sağlanır. Emilim tam olarak ilk 200 cm’den sonra başlamış olur. Emilen gıdanın miktarı bypasslanan 150- 200 cm’lik ince bağırsak segmentinden dolayı azalır. Alınan kalori azalır, tip 2 diyabet başta olmak üzere hipertansiyon (yüksek tansiyon), Hiperlipidemi (kötü kolesterolde yükseklik) gibi durumlarda kontrol gücü yüksek bir ameliyat olarak bilinir.

Mini Gastrik Bypass ameliyatı, standart bypass ameliyatları sonucunda ulaşılabilen kilo kaybını sağlar. Bu ameliyat ile midenin büyük bir kısmı içeride pasif olarak kalır. Bu kısma yenilen gıdalar geçmez. Dolayısıyla bu bölge, gıdalar tarafından uyarılmaz. Yavaş yavaş etkinliğini yitirir. Bu kısımdan salgılanan açlık hormonu da azaldığı bildirilmiştir. Açlık hormonunu salgısının azalması, tokluk hissine erken ulaşmayı sağlar. Ayrıca tokluk hissinin süresi uzar. Böylelikle istenilen sonuca kısa vadede ulaşmak mümkün hale gelmektedir.